Spor çeşitli amaçlarla yapılan bedensel bir aktivitedir. Birçok insan, pek çok alanda sportif faaliyetler gerçekleştirmektedir. Müsabaka ve takım sporlarında daha ağır sakatlanmalar görülmektedir. Bireysel olarak yapılan sporlarda ise sporcu yeterince güçlenmeden veya ısınma egzersizleri yapmadan sportif faaliyetlere geçerse basit travmalarda dahi ciddi sakatlıklar yaşayabilir.
Her bireyin anatomik ve fizyolojik yapısı farklıdır. Kas esnekliği ve gücü, kemik yapısı, eklem hareketliliği gibi pek çok temel özellik, bireyin belli sporları daha iyi yapabilmesine ve tam tersi bazı spor çeşitlerini de yapamamasına neden olur.
Sportif bir faaliyete başlamadan önce ısınma ve kasları germe egzersizleri bir alışkanlık halinde olmalıdır. Yapılacak sportif faaliyete uygun ayakkabı ve kıyafet seçimi önemlidir. Aynı zamanda yüksek tempolu sporlar başta olmak üzere fizyolojik olarak uygunluğun saptanması için bir hekim görüşü alınması ve riskli sporların belirlenmesi önemlidir.
Spor yaralanmalar, kas – tendon yaralanmaları, bağ yaralanmaları, kırık gibi durumlarla karşımıza gelebilir. Özellikle dövüş ya da yakın temas gerektiren müsabaka sporlarında travmaların görülme ihtimali daha yüksektir. Ancak uygunsuz ortamda yapılan ve yeterince kuvvetlendirilmemiş bir ekleme yapılacak ağırlık – direnç antrenmanları sırasında da çeşitli yaralanmalar görülebilir.
Spor yaralanmalarında genel tedavi yaklaşımı etkilenen kas iskelet sistemi bölümünün iyileştirilmesinin yanı sıra uygun iyileştirme yöntemleri ile eski gücüne döndürülmesini de kapsamaktadır. Konservatif yöntemler (bandaj, atel, ortezler, medikal tedaviler, kinezyoteyp vb.) dışında ciddi yaralanmalarda cerrahi tedaviler de gerekebilir. Spor yaralanmaları sonrası tekrar spora dönüş ise ele alınması gereken başka bir konudur. Hasarlı bölgenin tam iyileşip kuvvetlendirilmesi sonrası yaralanma şiddeti ve bölgesine göre, tedavilere göre bu geri dönüş süresi hekiminiz tarafından belirtilecektir.